

İktidarsızlık hakkında en sık sorulan sorular ve cevapları:
İktidarsızlık neden kaynaklanıyor?
10-15 yıl öncesine dek iktidarsızlığın tamamına yakınının psikolojik olduğu kabul ediliyordu, daha sonra penisin sertleşme fonksiyonunun açıklığa kavuşması ile önemli bir oranın da fiziksel nedenlerden kaynaklandığı ortaya çıktı. İktidarsızlık nedenlerini 3 ana bölümde gruplandırabiliriz; a- Organik yani fiziksel nedenler, b- Psikolojik nedenler, c- Organik ve psikolojik faktörlerin birlikte olduğu durumlar. Esasında iktidarsızlık durumu fiziksel nedenler ile hafif belirtiler gösterse de, özellikle erkeklik gururunun büyük önem taşıdığı ülkemiz kültürünün etkisi ile kişilerde oluşan mahcubiyet, güven kaybı, strese girme gibi ruhsal sıkıntılar ile ortaya çıkan psikolojik faktör çoğu zaman fiziksel faktörün üstüne eklenerek hatta daha ön plana çıkarak cinsel fonksiyon bozukluğu tablosunu belirginleştiriyor. İktidarsızlığın nedenini anlamak için peniste sertleşmenin nasıl olduğunu bilmek gerekiyor. Hormonların da etkisi ile artan libido, yani cinsel arzu sonucu görsel veya kokusal yolla uyarılan beyin, bel kemiğinin arasındaki sinirler aracılığıyla penisi uyarır ve bu uyarı sinir sistemiyle penise ulaştığında penisin içinde bazı maddeler salgılanır. Bu maddelerin salgılanmasında amaç kan damarlarını gevşetmektir. Damarları gevşetmede rol oynayan nitrik oksit dediğimiz bir maddedir. Nitrik oksit’in salgısını engelleyen her hastalık ve her etken iktidarsızlığa neden olur. Sertleşmenin olması için kanın penisin içindeki sertleşen bir çift esnek kılıfın içine dolması gerekir. Eğer damarlarda bir sorun varsa kan penisin içine yeteri kadar dolamaz veya dolsa bile kısa sürede dışarıya kaçar ve sertleşme sorunu meydana gelir. Yani isteği ortaya çıkartan hormonlardaki azalma, beyinden uyarıyı ileten sinirlerdeki sorunlar, kan dolmasını sağlayan damarlardaki yetersizlik ve sertleşmeyi sağlayan kılıfların içindeki yapısal sorunlar iktidarsızlığın fiziki sebeplerini tek başlarına veya ortaklaşa oluşturabilirler.
Penisi büyütmek, küçültmek, kalınlaştırmak için de estetik operasyonlar yapılıyor mu?
Evet, böyle ameliyatlar yapılıyor. Kalınlaştırma amacı ile kişinin kendi vücudunun belirli bölgelerinden alınan yağlar kullanarak bölgeye yağ enjekte ediliyor ve kalınlaşma sağlanıyor. Fakat bu yağ injeksiyonlarında yağın eşit dağıtılamaması ve zaman içinde kısmen vücut tarafından emilmesi nedeni ile çok estetik ve başarılı bir netice sağlanamayabiliyor. En çok karşılaştığımız durum penis kısalığından şikayet eden aşırı kilolu erkeklerde penisin kökünün üst kısmındaki yağ dokusunun alınmasıdır. Buradaki yağ dokusu tam penis kökünde kalınlık yaparak ayaktaki kişide penisin olduğundan kısa görünmesine hatta aşırı şişmanlarda hiç görünmemesine sebep olur. Buradaki yağ dokusu alınınca penis ortaya çıkar ve sanki uzatma yapılmış gibi estetik bir netice elde edilebilir.. Penisi arka kısmından kemiğe bağlayan askıyı da ortadan kaldırdığımızda erkek ayakta iken penisin eskisine göre daha uzun ve sarkık durması sağlanabilir. Fakat bu ameliyatın sertleşme sırasındaki penis boyuna fazla bir katkısı olmayabilir. Ayrıca tüm estetik ameliyatlarda olduğu gibi yüksek olan hasta beklentisinin bu tip ameliyatlar ile karşılanamadığı ve hastaların bu ameliyatlardan mucize sonuçlar elde edemeyecekleri unutulmamalıdır. Mucize sonuçlar vaat edilerek yapılan ve bilimsel olmayan cerrahi tekniklerde hastalar normal cinsel fonksiyon hatta idrar yapma fonksiyonlarında dahi soruna yol açabilen vahim sonuçlar ile karşılaşabilirler.
İdeal penis için bir ölçü var mı?
Türkiye'nin penis konusundaki ortalamaları Amerika ve Avrupa'nın ortalamasından biraz düşük olmakla birlikte Çin ve Japonya'nın ortalamasından daha yüksektir. Penisini küçük bulanların çoğu da aslında psikolojik etkiler altında olup, yanılmaktadır. Penis boyunu doğru şekilde ölçmeyen, hatalı kıyaslamalar sonrası psikolojik bunalıma düşen bir çok kişinin bize başvurduğunda normal sınırlar içinde olduğunu gözlemliyoruz. Cinsel ilişki kurmaya yetecek ereksiyon halindeki penis boyu 10 cm' den itibaren normal kabul edilir. Ortalaması sertleşmiş halde 13 cm civarındadır, ırklara göre farklılık gösterir. Ama aynı şekilde kadınların cinsel organlarıyla ilgili ölçüler de ırklara göre farklılıklar gösterir. Ama sonuçta burada amaca bakmak gerekiyor, amaç cinsel haz ve çocuk sahibi olmak ise bunların boyutla hiçbir ilgisi yoktur.
Erken boşalmanın tedavisi mümkün mü?
Cinsel birleşme gerçekleştikten sonra her iki partneri de tatmin edecek makul süre geçmeden erkeğin boşalarak cinsel organının gevşemesi ve cinsel ilişkinin zamansız olarak sonlanması haline erken boşalma denir. Pratikte bu duhulden sonra ilişkiyi aktif olarak en az 3-5 dakika sürdürebilmek anlamına gelir. Burada önemli olan partnerlerin uyumudur, bazı çiftler diğerlerine göre çok daha kısa sürede beraberce orgazm olurken bazılarında bu süre belirgin şekilde uzayabilir. Hem kadının hem erkeğin fazla uzayan bir cinsel ilişkiden fiziksel olarak rahatsız olmaları da mümkündür. Bu sorun çoğunlukla psikolojik kökenlidir. Cinsel yaşamda acemilik, partnere alışık olmama, rahat ortamda olmama, fazla veya az istek duyma, suçluluk duygusu gibi çeşitli etkenlerden kaynaklanabilir. Daha önce sadece mastürbasyon ile boşalan ve bunu da bir günah olarak gördüğünden çoğunluk ile acele ve suçluluk duygusu ile yapanların normal cinsel ilişkiye geçtiğinde erken boşalma sorunu ile karşılaşması sık rastlanan bir durumdur. Ayrıca cinsel arzunun yüksek olduğu, yeni partner, güvensiz ortam gibi durumlar da erken boşalmayı tetikler. Bazı hastalıklarda da erken boşalma görülebilir. Evet, altta yatan bir ürolojik sorun var ise düzeltilir, hastaya durumu ile ilgili rahatlatıcı bilgi verilir, partneri ile birlikte uygulayacağı teknikler anlatılır. Gerekli durumlarda ilaç tedavisi yapılarak bu sorun başarı ile ortadan kaldırılabilir

